Samsunspor'da uzun yıllar futbolcu, daha sonra da yardımcı antrenör olarak görev yapan Cenk İşler, şimdi ise 'Genel Kaptan' olarak hizmet edecek. Göreve gelişi herkes tarafından olumlu karşılanan Cenk İşler, Hedef Halk Gazetesi Spor Müdürü Davut Aktaş’ın sorularını yanıtladı.
Sıkıntılı bir süreçte göreve geldin. Göreve geliş sürecin nasıl gelişti? Bu görevi kabul etmendeki en önemli etken neydi?
Geçtiğimiz hafta başkanımız beni aradı ve bu alanda bir eksiklik olduğunu söyledi. Ben bu camianın bir ferdiyim. Burada futbola başladım, yıllarca burada oynadım, her alanda çalıştım. Benim için Samsunspor’da her alanda çalışmak bir onurdur. Bu nedenle benim de bu görevi kabul etmeme gibi bir durumum söz konusu olamazdı. Zor bir süreç içindeyiz bu doğru. Ama her inişin bir çıkışı vardır. 20 yıl üst düzey futbol oynadım. Çok sayıda yerli ve yabancı hoca ile çalıştım. Çok sayıda yönetici ve başkan ile çalıştım. Yaşanmış olan her şey bir tecrübedir. Ben de kendi bilgi ve birikimlerimi takımımıza aktarmak için buraya geldim. Antalya kampı ile göreve başlamam benim için büyük bir fırsat oldu. Oyuncularla ve teknik ekiple güzel bir çalışma imkanı yakalamış oldum.
Kısa vadede ve uzun vadede planların nelerdir?
Kısa vadedeki hedefimiz ve düşüncemiz ilk 6’dan yani play-off hattından uzaklaşmamak. Lig geçen yıla göre daha zor. Elimizde geçen sezona göre yeni bir takım var. Dolayısı ile zorlu bir maç trafiği bizi bekliyor. Bu trafikten en az hasarla çıkmamız ve ilk 6’dan uzaklaşmamamız gerekiyor. Mümkünse ilk 6’ya girmemiz gerekiyor ki Ocak ayında bu takımı nasıl Süper Lig’e taşırız onun planlarını yapmaya başlayabilelim. Burası Samsunspor, burası büyük bir camia. Elbette ki yerimiz burası değil, Süper Lig. Ama Süper Lig’e çıkmak için etkili oynamamız, her maçı kazanacak karakteri ve klası ortaya çıkartacak bir takım olmalıyız. Bazen futbolda istenilen sonuçlar alınamayabiliyor. Ama ben ve bu takımda görevli herkes kendi alanında işinin doğru yaparsa Samsunspor’un başarılı olacağına yürekten inanıyorum. Öyle bir ekip olcağız ki uzun yıllar bunun meyveleri yenecek.
Devre arası transfer döneminde nasıl bir yol izleyeceksiniz?
Hocamızla istişare ediyoruz, etmeye de devam edeceğiz. Kendi bildiklerimiz de var. Kendi bildiklerimiz doğrultusunda da devam edeceğiz. Sonra başkanızla, hocamızla ekip olarak ortak bir karar alıp, yapılması gereken takviyeleri gerçekleştireceğiz. Ancak mevcut kadro ile devre arasına kadar yukarıdan kopmamalı, makasın açılmasına izin vermemeliyiz. Ligde birçok takım Süper Lig’e çıkmak için mücadele ediyor. Eğer makas açılırsa işimiz zora girer.
Başkan Yüksel Yıldırım için neler söyleyebilirsin?
Şunu net bir şekilde söylemek istiyorum. Başkan Yüksel Yıldırım, Samsunspor için bulunmaz bir nimet, bulunmaz bir insan. Hakikaten çok kıymetli bir insan. Bu insanın üzülmesine ne taraftar, ne de bizler razı gelemeyiz. Bir insan düşünün her şeyi ile maddi, manevi, gövdesiyle, ruhuyla Samsunspor’a bir şeyler kazandırmak istiyor. Son bir buçuk yıla baktığımızda bu pek mümkün olmadı. Belki de hepimizden fazla o üzüldü. Ama futbol böyle bir şey. Futbol hiçbir sektöre benzemiyor. Skor anlamında başarılı olursan, şampiyon olursan alkışlanırsın. Ama kötü sonuçlar alırsan eleştirirler. Ben futbol hayatımda bunu 20 sene yaşadım. Gol kaçırırsın yuhalarlar, gol atarsın omuzlarda taşırlar. Ben bütün enerjimi 7/24 Samsunspor’u sevenleri, bu takımı ve başkanımızı mutlu edebilmek için harcayacağım. Bana böyle büyük bir sorumluluk verdiği için, inandığı için kendisine çok teşekkür ediyorum. Onu mahcup etmeyeceğimi kendisine söyledim ve bunun için de elimden geleni yapacağım. Her şeyimle Samsunspor için çabalayacağım. Tüm bilgi ve birikimlerimi, tüm futbol aklımı bu takımın başarısı için kullanacağım. Çünkü ben bu camianın içinden, göbeğinden biriyim ve bu camiayı çok seviyorum.
Geride kalan 12 haftada liderle 12 puanlık bir fark oluştu. Bu farkın kapanması sizce mümkün mü?
3 puanlık sistemde kapanmayacak bir fark değil. Futbolda her şey mümkün. Gerçekçi hedef koymak adına zaten konuşmamın başında şampiyonluk değil, play-off dedim. Tabii ki şampiyonluk gelirse de neden geldi demeyiz. Üst üste galibiyetler alırsın, rakibin birkaç maç takılır, sonra sana gelir ya da sen ona gidersin. Kazandığında bir bakmışsın ki puan farkı erimiş. Bunun örneklerini daha önce çok kez yaşadık, gördük. Mesela en yakın örnek, geçen yıl Adana Demirspor bunu yaptı. Neden biz de bunu yapmayalım yani.
Taraftarların maçlara olan ilgisi her geçen hafta azalıyor. Taraftarları yakından tanıyan birisi olarak onları yeniden stada çekmek adına bir mesajınız var mı?
10 yıl önce şampiyon olduğumuz dönemde, hatta ilk yarı ben de o takımda oynadım. O zamanki taraftar coşkusunu, tribünlerde yapılan koreografileri hepimiz hatırlıyoruz. Evet; taraftar sayısındaki azlık herkes gibi benim de dikkatimi çekiyor. Ama başarılı olursan, hedefte kalırsan, kazanırsan, iyi futbol oynarsan, taraftar stada gelir. Taraftarı ancak bu şekilde tribünlere çekebiliriz. Önce 3 bin olur, ardından 5 bin. Kazanmaya devam edersen bir bakmışsın ki tribünlerde 20 bin kişi var. Bu tüm dünyada böyledir. Biz tekrar böyle bir ortam yaratabilmek için çaba göstereceğiz. Ama tekrar ediyorum, taraftarı stada çekmek için sportif başarı şart.
Mehmet Altıparmak’ın ardından göreve Fuat Çapa getirildi. Fuat Çapa için neler söyleyebilirsiniz?
Fuat Çapa yıllardır hem Süper Lig’de, hem de bu ligde çalışmış bir isim. Kendisi ve ekibi ile uyumlu bir çalışma ortamı yakaladık. Kendisi hem yabancı oyuncularla, hem yerli, hem de altyapımızdaki genç oyuncularımızla birebir ilgileniyor. İnşallah kendisinin bu çabası önümüzdeki haftalarda sonuçlara yansıyacak.
Göreve geldikten sonra nasıl tepkiler aldın?
Bu görev bana verildikten sonra sosyal medyadan olsun, telefonla ya da yüz yüze çok sayıda hayırlı olsun mesajı ve başarı dilekleri aldım. Kendi kendime ne çok sevenim varış dedim. Hepsinden Allah razı olsun. Bana başarı dileklerinde bulunan tanıdığım, tanımadığım herkese sonsuz teşekkür ediyorum. Onların bu güzel dilekleri ve duaları ile inşallah biz başarılı olacağız.
Sıkıntılı bir süreçte göreve geldin. Göreve geliş sürecin nasıl gelişti? Bu görevi kabul etmendeki en önemli etken neydi?
Geçtiğimiz hafta başkanımız beni aradı ve bu alanda bir eksiklik olduğunu söyledi. Ben bu camianın bir ferdiyim. Burada futbola başladım, yıllarca burada oynadım, her alanda çalıştım. Benim için Samsunspor’da her alanda çalışmak bir onurdur. Bu nedenle benim de bu görevi kabul etmeme gibi bir durumum söz konusu olamazdı. Zor bir süreç içindeyiz bu doğru. Ama her inişin bir çıkışı vardır. 20 yıl üst düzey futbol oynadım. Çok sayıda yerli ve yabancı hoca ile çalıştım. Çok sayıda yönetici ve başkan ile çalıştım. Yaşanmış olan her şey bir tecrübedir. Ben de kendi bilgi ve birikimlerimi takımımıza aktarmak için buraya geldim. Antalya kampı ile göreve başlamam benim için büyük bir fırsat oldu. Oyuncularla ve teknik ekiple güzel bir çalışma imkanı yakalamış oldum.
Kısa vadede ve uzun vadede planların nelerdir?
Kısa vadedeki hedefimiz ve düşüncemiz ilk 6’dan yani play-off hattından uzaklaşmamak. Lig geçen yıla göre daha zor. Elimizde geçen sezona göre yeni bir takım var. Dolayısı ile zorlu bir maç trafiği bizi bekliyor. Bu trafikten en az hasarla çıkmamız ve ilk 6’dan uzaklaşmamamız gerekiyor. Mümkünse ilk 6’ya girmemiz gerekiyor ki Ocak ayında bu takımı nasıl Süper Lig’e taşırız onun planlarını yapmaya başlayabilelim. Burası Samsunspor, burası büyük bir camia. Elbette ki yerimiz burası değil, Süper Lig. Ama Süper Lig’e çıkmak için etkili oynamamız, her maçı kazanacak karakteri ve klası ortaya çıkartacak bir takım olmalıyız. Bazen futbolda istenilen sonuçlar alınamayabiliyor. Ama ben ve bu takımda görevli herkes kendi alanında işinin doğru yaparsa Samsunspor’un başarılı olacağına yürekten inanıyorum. Öyle bir ekip olcağız ki uzun yıllar bunun meyveleri yenecek.
Devre arası transfer döneminde nasıl bir yol izleyeceksiniz?
Hocamızla istişare ediyoruz, etmeye de devam edeceğiz. Kendi bildiklerimiz de var. Kendi bildiklerimiz doğrultusunda da devam edeceğiz. Sonra başkanızla, hocamızla ekip olarak ortak bir karar alıp, yapılması gereken takviyeleri gerçekleştireceğiz. Ancak mevcut kadro ile devre arasına kadar yukarıdan kopmamalı, makasın açılmasına izin vermemeliyiz. Ligde birçok takım Süper Lig’e çıkmak için mücadele ediyor. Eğer makas açılırsa işimiz zora girer.
Başkan Yüksel Yıldırım için neler söyleyebilirsin?
Şunu net bir şekilde söylemek istiyorum. Başkan Yüksel Yıldırım, Samsunspor için bulunmaz bir nimet, bulunmaz bir insan. Hakikaten çok kıymetli bir insan. Bu insanın üzülmesine ne taraftar, ne de bizler razı gelemeyiz. Bir insan düşünün her şeyi ile maddi, manevi, gövdesiyle, ruhuyla Samsunspor’a bir şeyler kazandırmak istiyor. Son bir buçuk yıla baktığımızda bu pek mümkün olmadı. Belki de hepimizden fazla o üzüldü. Ama futbol böyle bir şey. Futbol hiçbir sektöre benzemiyor. Skor anlamında başarılı olursan, şampiyon olursan alkışlanırsın. Ama kötü sonuçlar alırsan eleştirirler. Ben futbol hayatımda bunu 20 sene yaşadım. Gol kaçırırsın yuhalarlar, gol atarsın omuzlarda taşırlar. Ben bütün enerjimi 7/24 Samsunspor’u sevenleri, bu takımı ve başkanımızı mutlu edebilmek için harcayacağım. Bana böyle büyük bir sorumluluk verdiği için, inandığı için kendisine çok teşekkür ediyorum. Onu mahcup etmeyeceğimi kendisine söyledim ve bunun için de elimden geleni yapacağım. Her şeyimle Samsunspor için çabalayacağım. Tüm bilgi ve birikimlerimi, tüm futbol aklımı bu takımın başarısı için kullanacağım. Çünkü ben bu camianın içinden, göbeğinden biriyim ve bu camiayı çok seviyorum.
Geride kalan 12 haftada liderle 12 puanlık bir fark oluştu. Bu farkın kapanması sizce mümkün mü?
3 puanlık sistemde kapanmayacak bir fark değil. Futbolda her şey mümkün. Gerçekçi hedef koymak adına zaten konuşmamın başında şampiyonluk değil, play-off dedim. Tabii ki şampiyonluk gelirse de neden geldi demeyiz. Üst üste galibiyetler alırsın, rakibin birkaç maç takılır, sonra sana gelir ya da sen ona gidersin. Kazandığında bir bakmışsın ki puan farkı erimiş. Bunun örneklerini daha önce çok kez yaşadık, gördük. Mesela en yakın örnek, geçen yıl Adana Demirspor bunu yaptı. Neden biz de bunu yapmayalım yani.
Taraftarların maçlara olan ilgisi her geçen hafta azalıyor. Taraftarları yakından tanıyan birisi olarak onları yeniden stada çekmek adına bir mesajınız var mı?
10 yıl önce şampiyon olduğumuz dönemde, hatta ilk yarı ben de o takımda oynadım. O zamanki taraftar coşkusunu, tribünlerde yapılan koreografileri hepimiz hatırlıyoruz. Evet; taraftar sayısındaki azlık herkes gibi benim de dikkatimi çekiyor. Ama başarılı olursan, hedefte kalırsan, kazanırsan, iyi futbol oynarsan, taraftar stada gelir. Taraftarı ancak bu şekilde tribünlere çekebiliriz. Önce 3 bin olur, ardından 5 bin. Kazanmaya devam edersen bir bakmışsın ki tribünlerde 20 bin kişi var. Bu tüm dünyada böyledir. Biz tekrar böyle bir ortam yaratabilmek için çaba göstereceğiz. Ama tekrar ediyorum, taraftarı stada çekmek için sportif başarı şart.
Mehmet Altıparmak’ın ardından göreve Fuat Çapa getirildi. Fuat Çapa için neler söyleyebilirsiniz?
Fuat Çapa yıllardır hem Süper Lig’de, hem de bu ligde çalışmış bir isim. Kendisi ve ekibi ile uyumlu bir çalışma ortamı yakaladık. Kendisi hem yabancı oyuncularla, hem yerli, hem de altyapımızdaki genç oyuncularımızla birebir ilgileniyor. İnşallah kendisinin bu çabası önümüzdeki haftalarda sonuçlara yansıyacak.
Göreve geldikten sonra nasıl tepkiler aldın?
Bu görev bana verildikten sonra sosyal medyadan olsun, telefonla ya da yüz yüze çok sayıda hayırlı olsun mesajı ve başarı dilekleri aldım. Kendi kendime ne çok sevenim varış dedim. Hepsinden Allah razı olsun. Bana başarı dileklerinde bulunan tanıdığım, tanımadığım herkese sonsuz teşekkür ediyorum. Onların bu güzel dilekleri ve duaları ile inşallah biz başarılı olacağız.