Samsunspor’un eski futbolcusu Celil Sağır, yeni açtığı futbol akademisini, takımın geçen sezonki performansını ve bu yıl ki hedeflerini usta gazeteci Davut Aktaş’a değerlendirdi.
Samsunspor’un imparator lakaplı eski futbolcusu Celil Sağır, Hedef Halk Gazetesi’ne konuştu. Geçen sezonki başarısızlığı kimsenin sorumluluk almamasına bağlayan Celil Sağır şunları söyledi:
“İlk sezon benim de görev yaptığı TFF 2.Lig’de 24 yaş ortalaması ile bir takım kurduk. Yabancı kontenjanı yoktu. Tamamen yerli oyunculardan kurulu bir takımdık. Türkiye’de biliyorsunuz yerli oyuncuların kapasiteleri üç aşağı beş yukarı aynı. Çok iyiler Süper Lig’de oynuyor. İyiler TFF 1.Lig’de. 2.Lig’de hedefe oynayan bir takıma iyi futbolcu getirmek kolay değil. Bir de geçmişten gelen Samsunspor algısı vardı. Eski futbolcuların alacakları nedeniyle kulübün imajı bugünkü gibi değildi. Sadece genç, gelecek vadeden oyuncular bulup getirebiliyorsunuz. Biz de onu yapmaya çalıştık.
CAN BOZDOĞAN’I ÇOK İSTEDİK GELMEDİ
Bizdeki sıkıntı oydu. Çok beğendiğimiz oyuncular oldu. Ama ligin kapasitesinden dolayı gelmediler. Mesela Köln U17 takımında oynayan Can Bozdoğan vardı. Gittik izledik çok beğendik. Almak için girişimlerde bulunduk. Ama gelmek istemedi. Oyuncu geçen sezon Bundesliga ekiplerinden Schalke 04 forması giydi. Adam iki sene sonra Bundesliga oynadı. Şimdi parayla alamazsın. Çocuklar niye gelmiyor. Kategoriyi beğenmiyor. İkinci lig dezavantajlarını yaşadık.
BAŞKAN-HOCA-OYUNCU ARASINDA KÖPRÜ KURACAK KİMSE YOKTU
Geçen sezon niye çıkamadık. Bence yabancı oyuncuların etkisizliği önemli bir faktördü. Agbetu, Zenke ve Umar gibi oyuncular geldi geçmişte. Kenar oyuncuları. Geçen sene kenarlara iyi oyuncular alamadılar. Deneme yanılma çok yaptılar. Bence en önemli etkenlerden biri de Başkan-Hoca-Oyuncu arasında köprü kuracak birisinin olmamasıydı. Genel menajerin görevi ne onu anlamadık. Sportif menajer mi, idari menajer mi, genel menajer mi? Bunu anlamadık. Bu kavramı bir türlü çözemedik. Sayın Mustafa Aztopal’a sormak lazım görevin ne diye; Sportif menajer misin, idari menajer misin teknik menajer misin? Buna karar verilmesi lazım.
BAŞKAN YÜKSEL YILDIRIM’A GERÇEKTEN ÜZÜLÜYORUM
Aynı şekilde Yücel Uyar teknik menajer olarak getirildi. Onun da ne görev yaptığı belli değil. Bir üst yapıda bir altyapıda. Bir kavram karmaşası var. Bir de karar veremiyorlar. Karar verememelerinin asıl sebebi de hiçbiri sorumluluk almıyor. Ben şimdi dikine dikine kendimce doğruları söylediğim için çok fazla sevilmem. Herkes sorumluluk alsa Samsunspor bir yerlere gelir. Başkana karşı çok eyyamcılık yapıyorlar. Başkanın da hataları oluyor tabi. Para veriyor diye her dediği, her yaptığını doğru demek çözüm değil. Eleştireceksiniz ki o da doğruyu bulsun. Ona da bazen gerçekten üzülüyorum. Gerçekten bu kadar masraf yapıyor ve haklı olarak başarı istiyor. Çok fazla işin içine girince o da kaybediyor. Sıkıntı içine giriyor.
BAŞKANI DOĞRU YÖNLENDİRMİYORLAR
Geçen seneki başarısızlıkta Başkan-Hoca-Oyuncu arasında köprü olacak sportif menajerin olmaması, olanın da sorumluluk almaması. Sorumluluk almayınca da başkan giriyor işin içine. Bilse de bilmese de etraftan duyduğu, kitaptan okuduğu kadarıyla da futbolu senden benden daha iyi biliyor sanıyorsun. Ama hata. Futbolda konuşarak bilgi alışverişi yaparak doğru yolu bulabilirsin. Tek taraflı bakmayacaksın. Başkanın en büyük hatası söylemiş olduğu sözler. Söyledikleri doğru olabilir ama yaptığı hamleler ve zamanla hataları büyük darbe vurdu. Çıkacak pozisyondayken çıkamadık. Ve en önemlisi başkana hatasının olduğunu söyleyecek insanların olmaması. Kimse kendi duygu ve düşüncesini başkana açıkça ifade etmiyor. O zaman da hatalarını kendince doğru kabul ediyor. Bu kez de hem kendi hem de Samsunspor zarar görüyor.
MEHMET AKYÜZ’ÜN KUMAŞI İYİ AMA…
Bu sezonki transfer çalışmalarına gelince, biz 2. ligdeyken de Mehmet Akyüz’ü alıyorduk. O dönem menajeri Erdinç bey, bize kendi oğlunu da Mehmet Akyüz ile birlikte vermek isteyince transfer olmadı. Yeteneği var, o tartışılmaz. Ama belli bir yaşa geldi artık. Bu yaşta ne verebilir onu bilemiyoruz. Bende soru işareti bu. Yoksa kalitesi kumaşı çok iyi. Yabancı transferlerini ise tanımıyorum. İyi de kötü de çıkabilir. Bunları hocaya sormak lazım. Ben birkaç maç izledikten sonra yorum yapabilirim. Samsunspor’un çıkması için yabancıların iyi olması lazım. Yabancılarımız iyi çıkarsa bu sene çıkarız."
CELİL SAĞIR FUTBOL AKADEMİSİ
Celil Sağır Futbol Akademisi’ne de değinen imparator yeni açtığı tesisle ilgili de şunları ifade etti:
YETENEĞİMİ SOKAK FUTBOLUNDA GELİŞTİRDİM
“Hayalim futbolu bıraktıktan kendi tesislerimi kurmaktı. Ben sokak futbolundan geldim. Sokak futbolunda belli yetenekleri gördüm ve yaşadım. Çok büyük katkısı oldu. Ben sokak futbolunda yeteneğimi geliştirdim. Düştüm, kalktım. Kimse kural koymadı bana. Arkadaşlarımla oynadım, çalım attım kaybettim, tekrar kazandım, şut çektim. Kimse kural koymadı. Bunları deneme yanılmayla sokak futbolunda öğrendim. Top tekniğimi geliştirdim.
ÇOCUKLARA KURAL KOYMUYORUZ
Ben bu tecrübelerimi çocuklarımıza vermek istiyorum. Burada bir kum sahamız, bir tane çim, bir tane de suni çim sahamız var. Çocuklar burada belli bir yaşa kadar düşsünler, kalksınlar, çalım atsınlar, kimse bunlara kural koymasın. Burada hem enerjilerini atsınlar hem de topla çok daha fazla vakit geçirsinler. Çünkü büyük sahada çok fazla topla temasları olmuyor. Topla temas etmediklerinde de tekniklerini geliştiremiyorlar. Benim hedefim bu. Çocukları bol tekrarla, topa temaslarla, bol hatalarla doğruları bulana kadar yetiştirmek.
ÇOCUKLARA, ÇALIM ATMAYI ORTA YAPMAYI ÖĞRETECEĞİM
MÜSİAD eski Başkanı, Samsunspor eski yöneticisi Haluk Tan abimizle birlikte bu yola atıldık. Benim bu hayalime büyük destek verdi. Hedefimiz burada karakterli futbolcu yetiştirmek, ikincisi iyi bir insan olmaları, üçüncüsü varsa yetenekleri bunları geliştirmek. Samsun’a, Samsunspor’a ve Türk futboluna sunmak. Kum sahamızda, ayak tenisi yapacağız. Top tekniğini geliştirme de önemli bir imkan sunuyor. Bu bir bilimsel çalışma. Kum sahadaki amaç yalın ayak ile kuma temas ettiğinizde tüm adaleler çalışıyor. Çocuklarda düz tabanlığı da önlüyor. Çocuklarda kum sahada minyatür kalelerde birebir ikiye iki maçlar yapacağız. Dar alanda, zor şartlarda topu sürmeyi, gol atabilmeyi, oyun oynayabilmeyi öğrenecekler ki, büyük sahaya çıktıklarında bunları çok daha kolay yapabilecekler. Şuanda 25 sporcumuz var. Bir hafta oldu açılalı. Hedefimiz 100 çocuk. Ben de haftada bir gün çocuklara birebir özel eğitim vereceğim. Onlara çalım atmayı, orta yapmayı, top sürmeyi öğreteceğim.”
Samsunspor’un imparator lakaplı eski futbolcusu Celil Sağır, Hedef Halk Gazetesi’ne konuştu. Geçen sezonki başarısızlığı kimsenin sorumluluk almamasına bağlayan Celil Sağır şunları söyledi:
“İlk sezon benim de görev yaptığı TFF 2.Lig’de 24 yaş ortalaması ile bir takım kurduk. Yabancı kontenjanı yoktu. Tamamen yerli oyunculardan kurulu bir takımdık. Türkiye’de biliyorsunuz yerli oyuncuların kapasiteleri üç aşağı beş yukarı aynı. Çok iyiler Süper Lig’de oynuyor. İyiler TFF 1.Lig’de. 2.Lig’de hedefe oynayan bir takıma iyi futbolcu getirmek kolay değil. Bir de geçmişten gelen Samsunspor algısı vardı. Eski futbolcuların alacakları nedeniyle kulübün imajı bugünkü gibi değildi. Sadece genç, gelecek vadeden oyuncular bulup getirebiliyorsunuz. Biz de onu yapmaya çalıştık.
CAN BOZDOĞAN’I ÇOK İSTEDİK GELMEDİ
Bizdeki sıkıntı oydu. Çok beğendiğimiz oyuncular oldu. Ama ligin kapasitesinden dolayı gelmediler. Mesela Köln U17 takımında oynayan Can Bozdoğan vardı. Gittik izledik çok beğendik. Almak için girişimlerde bulunduk. Ama gelmek istemedi. Oyuncu geçen sezon Bundesliga ekiplerinden Schalke 04 forması giydi. Adam iki sene sonra Bundesliga oynadı. Şimdi parayla alamazsın. Çocuklar niye gelmiyor. Kategoriyi beğenmiyor. İkinci lig dezavantajlarını yaşadık.
BAŞKAN-HOCA-OYUNCU ARASINDA KÖPRÜ KURACAK KİMSE YOKTU
Geçen sezon niye çıkamadık. Bence yabancı oyuncuların etkisizliği önemli bir faktördü. Agbetu, Zenke ve Umar gibi oyuncular geldi geçmişte. Kenar oyuncuları. Geçen sene kenarlara iyi oyuncular alamadılar. Deneme yanılma çok yaptılar. Bence en önemli etkenlerden biri de Başkan-Hoca-Oyuncu arasında köprü kuracak birisinin olmamasıydı. Genel menajerin görevi ne onu anlamadık. Sportif menajer mi, idari menajer mi, genel menajer mi? Bunu anlamadık. Bu kavramı bir türlü çözemedik. Sayın Mustafa Aztopal’a sormak lazım görevin ne diye; Sportif menajer misin, idari menajer misin teknik menajer misin? Buna karar verilmesi lazım.
BAŞKAN YÜKSEL YILDIRIM’A GERÇEKTEN ÜZÜLÜYORUM
Aynı şekilde Yücel Uyar teknik menajer olarak getirildi. Onun da ne görev yaptığı belli değil. Bir üst yapıda bir altyapıda. Bir kavram karmaşası var. Bir de karar veremiyorlar. Karar verememelerinin asıl sebebi de hiçbiri sorumluluk almıyor. Ben şimdi dikine dikine kendimce doğruları söylediğim için çok fazla sevilmem. Herkes sorumluluk alsa Samsunspor bir yerlere gelir. Başkana karşı çok eyyamcılık yapıyorlar. Başkanın da hataları oluyor tabi. Para veriyor diye her dediği, her yaptığını doğru demek çözüm değil. Eleştireceksiniz ki o da doğruyu bulsun. Ona da bazen gerçekten üzülüyorum. Gerçekten bu kadar masraf yapıyor ve haklı olarak başarı istiyor. Çok fazla işin içine girince o da kaybediyor. Sıkıntı içine giriyor.
BAŞKANI DOĞRU YÖNLENDİRMİYORLAR
Geçen seneki başarısızlıkta Başkan-Hoca-Oyuncu arasında köprü olacak sportif menajerin olmaması, olanın da sorumluluk almaması. Sorumluluk almayınca da başkan giriyor işin içine. Bilse de bilmese de etraftan duyduğu, kitaptan okuduğu kadarıyla da futbolu senden benden daha iyi biliyor sanıyorsun. Ama hata. Futbolda konuşarak bilgi alışverişi yaparak doğru yolu bulabilirsin. Tek taraflı bakmayacaksın. Başkanın en büyük hatası söylemiş olduğu sözler. Söyledikleri doğru olabilir ama yaptığı hamleler ve zamanla hataları büyük darbe vurdu. Çıkacak pozisyondayken çıkamadık. Ve en önemlisi başkana hatasının olduğunu söyleyecek insanların olmaması. Kimse kendi duygu ve düşüncesini başkana açıkça ifade etmiyor. O zaman da hatalarını kendince doğru kabul ediyor. Bu kez de hem kendi hem de Samsunspor zarar görüyor.
MEHMET AKYÜZ’ÜN KUMAŞI İYİ AMA…
Bu sezonki transfer çalışmalarına gelince, biz 2. ligdeyken de Mehmet Akyüz’ü alıyorduk. O dönem menajeri Erdinç bey, bize kendi oğlunu da Mehmet Akyüz ile birlikte vermek isteyince transfer olmadı. Yeteneği var, o tartışılmaz. Ama belli bir yaşa geldi artık. Bu yaşta ne verebilir onu bilemiyoruz. Bende soru işareti bu. Yoksa kalitesi kumaşı çok iyi. Yabancı transferlerini ise tanımıyorum. İyi de kötü de çıkabilir. Bunları hocaya sormak lazım. Ben birkaç maç izledikten sonra yorum yapabilirim. Samsunspor’un çıkması için yabancıların iyi olması lazım. Yabancılarımız iyi çıkarsa bu sene çıkarız."
CELİL SAĞIR FUTBOL AKADEMİSİ
Celil Sağır Futbol Akademisi’ne de değinen imparator yeni açtığı tesisle ilgili de şunları ifade etti:
YETENEĞİMİ SOKAK FUTBOLUNDA GELİŞTİRDİM
“Hayalim futbolu bıraktıktan kendi tesislerimi kurmaktı. Ben sokak futbolundan geldim. Sokak futbolunda belli yetenekleri gördüm ve yaşadım. Çok büyük katkısı oldu. Ben sokak futbolunda yeteneğimi geliştirdim. Düştüm, kalktım. Kimse kural koymadı bana. Arkadaşlarımla oynadım, çalım attım kaybettim, tekrar kazandım, şut çektim. Kimse kural koymadı. Bunları deneme yanılmayla sokak futbolunda öğrendim. Top tekniğimi geliştirdim.
ÇOCUKLARA KURAL KOYMUYORUZ
Ben bu tecrübelerimi çocuklarımıza vermek istiyorum. Burada bir kum sahamız, bir tane çim, bir tane de suni çim sahamız var. Çocuklar burada belli bir yaşa kadar düşsünler, kalksınlar, çalım atsınlar, kimse bunlara kural koymasın. Burada hem enerjilerini atsınlar hem de topla çok daha fazla vakit geçirsinler. Çünkü büyük sahada çok fazla topla temasları olmuyor. Topla temas etmediklerinde de tekniklerini geliştiremiyorlar. Benim hedefim bu. Çocukları bol tekrarla, topa temaslarla, bol hatalarla doğruları bulana kadar yetiştirmek.
ÇOCUKLARA, ÇALIM ATMAYI ORTA YAPMAYI ÖĞRETECEĞİM
MÜSİAD eski Başkanı, Samsunspor eski yöneticisi Haluk Tan abimizle birlikte bu yola atıldık. Benim bu hayalime büyük destek verdi. Hedefimiz burada karakterli futbolcu yetiştirmek, ikincisi iyi bir insan olmaları, üçüncüsü varsa yetenekleri bunları geliştirmek. Samsun’a, Samsunspor’a ve Türk futboluna sunmak. Kum sahamızda, ayak tenisi yapacağız. Top tekniğini geliştirme de önemli bir imkan sunuyor. Bu bir bilimsel çalışma. Kum sahadaki amaç yalın ayak ile kuma temas ettiğinizde tüm adaleler çalışıyor. Çocuklarda düz tabanlığı da önlüyor. Çocuklarda kum sahada minyatür kalelerde birebir ikiye iki maçlar yapacağız. Dar alanda, zor şartlarda topu sürmeyi, gol atabilmeyi, oyun oynayabilmeyi öğrenecekler ki, büyük sahaya çıktıklarında bunları çok daha kolay yapabilecekler. Şuanda 25 sporcumuz var. Bir hafta oldu açılalı. Hedefimiz 100 çocuk. Ben de haftada bir gün çocuklara birebir özel eğitim vereceğim. Onlara çalım atmayı, orta yapmayı, top sürmeyi öğreteceğim.”