Facebook/YouTube Kanal362 ile YouTube/TV Kaya'nın ortak yayınında Futbol55 Programı’nın canlı yayın konuğu olan ve Hedef Halk Gazetesi Haber Editörü Noyan Alper Cabbar ile Köşe Yazarı Selçuk Kaya'nın sorularını yanıtlayan Samsunspor Teknik Direktörü Fuat Çapa, çok çarpıcı açıklamalarda bulundu. İşte deneyimli teknik adam Fut Çapa’nın söyledikleri:
GEÇEN YILIN HASARI ÇOK BÜYÜKTÜ
“Geçtiğimiz sezon aynı puanda olup sadece averaj ile üst lige çıkamayan bir takımdan bahsediyoruz. Bunun hasarı, bıraktığı iz, hayal kırıklığı çok büyüktü. Göreve geldikten sonra kağıt üzerindeki yapılanma, oyuncu alternatifleri fena değildi. Buraya gelmeden önce önümüze koyulan kadro ve planlama olarak çok fazla yanlışın olduğunu düşünmüyorum.”
ASLINDA ÇOK KÖTÜ GİTMİYORDUK
“Göreve geldikten sonra özellikle ilk 2 maçta takıma çok fazla dokunmak istemedik. Milli aradaki süreyi Antalya kampında değerlendirdik ve sonrasında çok iyi bir süreç yaşadık. İlk yarıdaki son 3 maça kadar belirli bir kadro istikrarını yakaladık. Biz bunu Boluspor maçına kadar çok iyi getirdik. O maçta Yunus Emre’nin atılması, İstanbulspor maçı öncesinde Osman, Çinari ve Bah’ın covit olması, Hasan’ın sakatlanması, bizi o karşılaşmada tamamen alternatifsiz bıraktı. Zorunluluktan değişik bir kadro yapısına döndük. Aslında çok da kötü gitmiyorduk. Savicevic’in atılması ve son dakikada yediğimiz gol bizim için büyük hayal kırıklığı oldu. Oyun olarak mağlubiyeti kesinlikle hak etmedik.”
EKSİKLER BİZİ OLUMSUZ ETKİLEDİ
“Osman, Yunus ve Hasan’ın aynı anda takımdan uzak kalmaları bizi çok olumsuz etkiledi. O dönem oynadığımız 3 maçta yaşadığımız kayıplar ligin ikinci yarısındaki kredilerimizi tüketti. O 3 maçlık seriden 4-5 puan fazla alabilseydik şu an çok farklı şeyler konuşacaktık. Şu an için içinde bulunduğumuz durum zor bir süreç olarak adlandırılıyor.”
SAVUNMA KURGUSUNDA ZORUNLU DEĞİŞİKLİK YAPTIK
“Sor 2 maçta mağlubiyet aldık. Ümraniyespor maçında öngöremediğim, beklemediğim şeyler oldu. Oyun iyi oynarken, pozisyonlara girmişken Nurullah’ın atılması ile birlikte maçın tamamen farklı bir senaryoya dönmesi, Alaaddin’in zorunlu değişikliği bizi sıkıntıya soktu. Soner’in ve Yunus Emre’nin son haftalarda formsuz olması, Alaaddin’in sakat, Ali’nin de cezalı olması Menemenspor maçında tamamen savunmada kurgusunu değiştirmemizi gerektirdi. Maça da kötü başlamadık. Golü çabuk bulmamız, akabinde 1-1 olduktan sonra rakip lehine 2-1 olmadan 2-1’i, 3-1’i yakalayacak çok pozisyonlarımız oldu. Ama maalesef bunları değerlendiremedik.”
MENEMENSPOR MAÇINDAN DERS ÇIKARTMALIYIZ
“Menemenspor ligde az pozisyona girmesine rağmen bunları değerlendirme oranı yüksek bir takımdı. Bunu biliyorduk. Ama biz girdiğimiz pozisyonları değerlendiremeyince futbolun acımasız tarafını net bir şekilde görmüş olduk. Menemenspor maçından hem genel, hem de bireysel olarak çıkartmamız gereken önemli dersler vardı. Bunları oyuncularımıza anlattık, görüntülerle gösterdik. Keşke maçlar ertelenmemiş ve Erzurumspor maçı oynanmış olsaydı takımımın vereceği reaksiyon çok farklı olacaktı.”
İDEAL 11 OLUŞTURAMADIK
“Biz bugüne kadar 26 karşılaşma oynamışız. 20 ve üstü maç eden oyuncu sayımız 5. 15 ile 20 maç arasında oynayan oyuncu sayımız 3. 10 ile 15 maç arasında oynayan oyuncu sayımız ise 4. Buradaki maç sayısına bakarsak sürekli oynayan oyuncu sayısı en az 7-8 olmalı. Ankaragücü neredeyse aynı 11 ile sezonu oynamış. Ümraniyespor, Bandırmaspor, İstanbulspor ve transfer sürecine kadar Eyüpspor neredeyse aynı 11’le sahaya çıkmış. Biz ise ideal bir 11 oluşturamadık. Sakatlıklar, cezalı oyuncular ve kadronun kısıtlılığı bunda önemli etken oldu.”
SÖYLEMEK BAŞKA, UYGULAMAK BAŞKA
“Zirveye oynayan takım her zaman eleştirilir. Burada bir beklenti var, hedef var. Burada baskı olmak zorunda. Buraya gelen oyuncu sadece oynadığı oyunla değil, bazı şeyleri kaldırabilecek kapasiteye de sahip olmak zorunda. Bu ligi bilen oyuncularla oynamak çok önemli. Mesela Menemenspor maçında yediğimiz ikinci golde bu lig bilen, tecrübeli bir oyuncu penaltı öncesindeki o hatayı yapmaz. Ben saha içindeki bazı oyuncularıma 3 dakika kaldı top bizde kalsın dedim. Ama söylemek başka bir şey, uygulamak başka bir şey. Tecrübe burada ortaya çıkıyor.”
BAŞKAN BÜYÜK FEDAKARLIK YAPTI
“Devre arasında takımımıza bu ligi bilen oyuncuları katmak için çabaladık. Özellikle Başkanımız Yüksel Yıldırım gerekli isimleri kadromuza katabilmek için büyük çaba harcadı. Çok büyük fedakarlık yaptı. Ben buna bizzat şahidim. Özellikle çok istediğimiz 10 numara mevkiindeki bir oyuncuya 6 aylığına 400 bin Euro teklif edildi ama oyuncu kabul etmedi. Transferler sadece bizim istememizle olmuyor. İstediğimiz oyucular takımlarında sürekli forma giyen isimlerdi. Ancak kulüpleri bu oyuncuları vermedi.”
BİZ OLURSAK GÜÇLÜ OLURUZ
“Bu camianın bir an önce hem saha içinde hem saha dışında, iyi günde kötü günde birlik ve beraberliği sağlaması halinde mutlaka hedefine ulaşacaktır. Herkes birey olarak var, ama biz olarak yok. Biz olursak daha güçlü oluruz ve başarılı oluruz. Birey olarak sadece günü, biz olursak ise sezonu kurtarırız. Bu nedenle biz olalım, sezon sonunda hep berber mutlu olalım.”
İKİ TARAFIN DA NİYETİ KÖTÜ DEĞİL
“Zaman zaman taraftarlar futbolculara tepki gösteriyor. Aslında empati yapıldığında iki tarafında haklı olduğu yönler var. Taraftar ne bekler, oyuncu sahada performans göstersin, iyi oynasın ben de alkışlayayım. Futbolcu ne bekliyor, taraftar beni alkışlasın. Öncelikle alkışlanmak için bunu hak etmek lazım. Özeleştiri olarak biz kendi açımızdan buna bakmalıyız. Bu iyi oynarken, galip gelirken de oluyor. Üzücü olan tarafı bu. Eğer sonuca bakarak taraftarlık yapacaksak galip geldiğimiz her maçtan sonra alkış yapılsın. Oynanan oyuna verilen mücadeleye göre yapılacaksa ona göre hareket edilsin. Aslında iki tarafın da niyeti kötü değil.”
ARKAMDAKİ TARAFTARLARI ÇOK SEVİYORUM
“Sadece iletişim kopukluğu olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle taraftar grubu liderlerimizle bir görüşme oldu. Futbolcularımızın da olduğu bir ortamda onlar bize beklentilerini, bizler de onlara beklentilerimizi anlattık. İnanıyorum ki ilk iç saha maçında futbolcularımız sahada gereken performansı gösterecek. Taraftarlarımız da tribünlerde üzerine düşeni yapacak. Bu arada ben kulübenin arkasındaki taraftarları çok seviyorum. Sürekli bana oyuncu değiştirin diyorlar. 5 oyuncu değiştirmek için 3 hamle hakkımız var. Ben bu hakları kullanmış olsam da onlar bana yine oyuncu değiştir diyorlar. Zaman zaman onlarla göz göze geldiğimizde ortaya güzel şeyler çıkıyor. Ülke olarak normal bir süreçten geçmiyoruz. İnsanlar da stada bağırmaya, stres atmaya geliyorlar. Bırakalım bağırsınlar. Ben taşırım.”
BAŞKANIN KALBİNDEN GEÇENİ BİLMEK LAZIM
“Belki bu güne kadar çalıştığım nadir başkanlardan bir tanesidir Yüksel Yıldırım. Benim hayatımda unutmayacağım 3 başkan var. Bunlardan bir tanesi Yüksel Yıldırım. Eğer Yüksel başkanın kalbini biliyorsanız, onun söylediklerini daha iyi anlarsınız. Ben Samsunspor için onun çok büyük bir şans olduğunu düşünüyorum. Umarım gerçekten uzun yıllar burada kalır, bu göreve devam eder. Bir şeyleri yıkmak çok kolaydır, ama inşa etmek için zaman gerekir. Belki Spor Toto 1. Lig’e çıkıldığında bu kadar yüksek hedefler koyulmasaydı kendisi de daha rahat ederdi. Bazen hedefleri gizli tutmak gerek.”
MEVCUT YAPILANMA İLE İLK 6’YA GİRERSİN
“Sezon başında yapılan kadroya bakıyoruz, 28 kişilik oyuncu grubu var. Bu sayının 25’i futbolcu, 3 tanesi de kaleci. 25 oyuncunun 12 tanesi geleceğe yatırım olarak görünüyor. Yani Başkan Yüksel Yıldırım’ın söylemleri ile sezon başı yapılanması doğru. Bu yapılanma ile de ilk 6’ya girersin. Ama bu oyuncuların sakatlık ya da performans olarak fire vermemesi gerekiyordu. Zaman zaman şanssızlıklar oldu. Bu şanssızlıklar bize Yunus Emre’yi, Polat’ı, Muhammet Ali Özbalta’yı, Emir Hakan Patan’ı kazandırdı. Bir de bu gözle bakmak lazım. Belki bazı şeyler şu anda oluşmadı, beklentilere cevap verilemedi. Ama bırakalım bu oyuncular ön plana çıksın ve kalıcı olsunlar.”
GERÇEK 1 TANEDİR
“Hayal satmanın bir anlamı yok. İnsanlara bir şeyler vaat etmenin de anlamı yok. Çünkü gerçek 1 tane. O gerçeğe inanıyorsanız söylersiniz, inanmıyorsanız söylemezsiniz. Karşılaşmalar öncesinde skor söylemek çok doğru değil. Ümraniyespor maçından önce konuşuyorsun, plan yapıyorsun, 16’da zorunlu oyuncu değiştiriyorsun, 38’de kırmızı kart yiyorsun. Bunu ön göremezsin. Bu süreçte futbol şansının çok yanımızda olduğunu da söyleyemem.”
NÜFUSUN YÜZDE 1’İ MAÇA GELSE YETER
“Şimdi önümüzde çok önemli karşılaşmalar var. Ben ilk 6’ya gireceğimize inanıyorum. Ama sadece benim inanmam yetmez. Biz dersek olay değişir. Bunun için bizin içerisine taraftarın da, şehrin de, camianın da girmesi gerekiyor. Ben Gençlerbirliği’nin hocasıyken Samsun’a ilk geldiğimde bizi 3-2 yenmiştiniz. O tribündeki taraftarı görünce bir taraftarın ne kadar etkili olabileceğini görmüştüm. Camianın ne kadar büyük olduğunu görmüştüm. Şu anda insanlar stadın şehre uzak olduğunu söylüyor. Samsunspor bir alt ligde iken de maçlar aynı statta oynanıyordu. Ama taraftar sayısı 15 binin üzerindeydi. Samsun şehrinin 1 buçuk milyon nüfusu var. Sadece yüzde 1’i maça gelse yeter.”
CAMİAYI TEKRAR BİRLEŞTİRMEMİZ GEREKİYOR
“Ben şunu asla kabul etmiyorum. Hedeften koptuk, iddiamız yok ben maça gitmiyorum. O zaman arma sevgisi nerede? Bunda taraftara da kulak vermek, maçlara neden gelmediklerini de araştırmak lazım. Sadece taraftara sitem etmek olmaz. Camiayı tekrar birleştirmemiz gerekiyor. Başkanımız geçtiğimiz günlerde birlik ve beraberlikle alakalı güzel bir açıklama yaptı. Umarım onun sesine kulak verilir. İnşallah Bandırmaspor ile oynayacağımız ilk iç saha maçında bu birlikteliği görürüz. Ondan sonra da artık sahada bir şeyler olmuyorsa o zaman sorumluluğu bizim almamız gerekiyor.”
https://youtu.be/jReTRkvQzHc
GEÇEN YILIN HASARI ÇOK BÜYÜKTÜ
“Geçtiğimiz sezon aynı puanda olup sadece averaj ile üst lige çıkamayan bir takımdan bahsediyoruz. Bunun hasarı, bıraktığı iz, hayal kırıklığı çok büyüktü. Göreve geldikten sonra kağıt üzerindeki yapılanma, oyuncu alternatifleri fena değildi. Buraya gelmeden önce önümüze koyulan kadro ve planlama olarak çok fazla yanlışın olduğunu düşünmüyorum.”
ASLINDA ÇOK KÖTÜ GİTMİYORDUK
“Göreve geldikten sonra özellikle ilk 2 maçta takıma çok fazla dokunmak istemedik. Milli aradaki süreyi Antalya kampında değerlendirdik ve sonrasında çok iyi bir süreç yaşadık. İlk yarıdaki son 3 maça kadar belirli bir kadro istikrarını yakaladık. Biz bunu Boluspor maçına kadar çok iyi getirdik. O maçta Yunus Emre’nin atılması, İstanbulspor maçı öncesinde Osman, Çinari ve Bah’ın covit olması, Hasan’ın sakatlanması, bizi o karşılaşmada tamamen alternatifsiz bıraktı. Zorunluluktan değişik bir kadro yapısına döndük. Aslında çok da kötü gitmiyorduk. Savicevic’in atılması ve son dakikada yediğimiz gol bizim için büyük hayal kırıklığı oldu. Oyun olarak mağlubiyeti kesinlikle hak etmedik.”
EKSİKLER BİZİ OLUMSUZ ETKİLEDİ
“Osman, Yunus ve Hasan’ın aynı anda takımdan uzak kalmaları bizi çok olumsuz etkiledi. O dönem oynadığımız 3 maçta yaşadığımız kayıplar ligin ikinci yarısındaki kredilerimizi tüketti. O 3 maçlık seriden 4-5 puan fazla alabilseydik şu an çok farklı şeyler konuşacaktık. Şu an için içinde bulunduğumuz durum zor bir süreç olarak adlandırılıyor.”
SAVUNMA KURGUSUNDA ZORUNLU DEĞİŞİKLİK YAPTIK
“Sor 2 maçta mağlubiyet aldık. Ümraniyespor maçında öngöremediğim, beklemediğim şeyler oldu. Oyun iyi oynarken, pozisyonlara girmişken Nurullah’ın atılması ile birlikte maçın tamamen farklı bir senaryoya dönmesi, Alaaddin’in zorunlu değişikliği bizi sıkıntıya soktu. Soner’in ve Yunus Emre’nin son haftalarda formsuz olması, Alaaddin’in sakat, Ali’nin de cezalı olması Menemenspor maçında tamamen savunmada kurgusunu değiştirmemizi gerektirdi. Maça da kötü başlamadık. Golü çabuk bulmamız, akabinde 1-1 olduktan sonra rakip lehine 2-1 olmadan 2-1’i, 3-1’i yakalayacak çok pozisyonlarımız oldu. Ama maalesef bunları değerlendiremedik.”
MENEMENSPOR MAÇINDAN DERS ÇIKARTMALIYIZ
“Menemenspor ligde az pozisyona girmesine rağmen bunları değerlendirme oranı yüksek bir takımdı. Bunu biliyorduk. Ama biz girdiğimiz pozisyonları değerlendiremeyince futbolun acımasız tarafını net bir şekilde görmüş olduk. Menemenspor maçından hem genel, hem de bireysel olarak çıkartmamız gereken önemli dersler vardı. Bunları oyuncularımıza anlattık, görüntülerle gösterdik. Keşke maçlar ertelenmemiş ve Erzurumspor maçı oynanmış olsaydı takımımın vereceği reaksiyon çok farklı olacaktı.”
İDEAL 11 OLUŞTURAMADIK
“Biz bugüne kadar 26 karşılaşma oynamışız. 20 ve üstü maç eden oyuncu sayımız 5. 15 ile 20 maç arasında oynayan oyuncu sayımız 3. 10 ile 15 maç arasında oynayan oyuncu sayımız ise 4. Buradaki maç sayısına bakarsak sürekli oynayan oyuncu sayısı en az 7-8 olmalı. Ankaragücü neredeyse aynı 11 ile sezonu oynamış. Ümraniyespor, Bandırmaspor, İstanbulspor ve transfer sürecine kadar Eyüpspor neredeyse aynı 11’le sahaya çıkmış. Biz ise ideal bir 11 oluşturamadık. Sakatlıklar, cezalı oyuncular ve kadronun kısıtlılığı bunda önemli etken oldu.”
SÖYLEMEK BAŞKA, UYGULAMAK BAŞKA
“Zirveye oynayan takım her zaman eleştirilir. Burada bir beklenti var, hedef var. Burada baskı olmak zorunda. Buraya gelen oyuncu sadece oynadığı oyunla değil, bazı şeyleri kaldırabilecek kapasiteye de sahip olmak zorunda. Bu ligi bilen oyuncularla oynamak çok önemli. Mesela Menemenspor maçında yediğimiz ikinci golde bu lig bilen, tecrübeli bir oyuncu penaltı öncesindeki o hatayı yapmaz. Ben saha içindeki bazı oyuncularıma 3 dakika kaldı top bizde kalsın dedim. Ama söylemek başka bir şey, uygulamak başka bir şey. Tecrübe burada ortaya çıkıyor.”
BAŞKAN BÜYÜK FEDAKARLIK YAPTI
“Devre arasında takımımıza bu ligi bilen oyuncuları katmak için çabaladık. Özellikle Başkanımız Yüksel Yıldırım gerekli isimleri kadromuza katabilmek için büyük çaba harcadı. Çok büyük fedakarlık yaptı. Ben buna bizzat şahidim. Özellikle çok istediğimiz 10 numara mevkiindeki bir oyuncuya 6 aylığına 400 bin Euro teklif edildi ama oyuncu kabul etmedi. Transferler sadece bizim istememizle olmuyor. İstediğimiz oyucular takımlarında sürekli forma giyen isimlerdi. Ancak kulüpleri bu oyuncuları vermedi.”
BİZ OLURSAK GÜÇLÜ OLURUZ
“Bu camianın bir an önce hem saha içinde hem saha dışında, iyi günde kötü günde birlik ve beraberliği sağlaması halinde mutlaka hedefine ulaşacaktır. Herkes birey olarak var, ama biz olarak yok. Biz olursak daha güçlü oluruz ve başarılı oluruz. Birey olarak sadece günü, biz olursak ise sezonu kurtarırız. Bu nedenle biz olalım, sezon sonunda hep berber mutlu olalım.”
İKİ TARAFIN DA NİYETİ KÖTÜ DEĞİL
“Zaman zaman taraftarlar futbolculara tepki gösteriyor. Aslında empati yapıldığında iki tarafında haklı olduğu yönler var. Taraftar ne bekler, oyuncu sahada performans göstersin, iyi oynasın ben de alkışlayayım. Futbolcu ne bekliyor, taraftar beni alkışlasın. Öncelikle alkışlanmak için bunu hak etmek lazım. Özeleştiri olarak biz kendi açımızdan buna bakmalıyız. Bu iyi oynarken, galip gelirken de oluyor. Üzücü olan tarafı bu. Eğer sonuca bakarak taraftarlık yapacaksak galip geldiğimiz her maçtan sonra alkış yapılsın. Oynanan oyuna verilen mücadeleye göre yapılacaksa ona göre hareket edilsin. Aslında iki tarafın da niyeti kötü değil.”
ARKAMDAKİ TARAFTARLARI ÇOK SEVİYORUM
“Sadece iletişim kopukluğu olduğunu düşünüyorum. Bu nedenle taraftar grubu liderlerimizle bir görüşme oldu. Futbolcularımızın da olduğu bir ortamda onlar bize beklentilerini, bizler de onlara beklentilerimizi anlattık. İnanıyorum ki ilk iç saha maçında futbolcularımız sahada gereken performansı gösterecek. Taraftarlarımız da tribünlerde üzerine düşeni yapacak. Bu arada ben kulübenin arkasındaki taraftarları çok seviyorum. Sürekli bana oyuncu değiştirin diyorlar. 5 oyuncu değiştirmek için 3 hamle hakkımız var. Ben bu hakları kullanmış olsam da onlar bana yine oyuncu değiştir diyorlar. Zaman zaman onlarla göz göze geldiğimizde ortaya güzel şeyler çıkıyor. Ülke olarak normal bir süreçten geçmiyoruz. İnsanlar da stada bağırmaya, stres atmaya geliyorlar. Bırakalım bağırsınlar. Ben taşırım.”
BAŞKANIN KALBİNDEN GEÇENİ BİLMEK LAZIM
“Belki bu güne kadar çalıştığım nadir başkanlardan bir tanesidir Yüksel Yıldırım. Benim hayatımda unutmayacağım 3 başkan var. Bunlardan bir tanesi Yüksel Yıldırım. Eğer Yüksel başkanın kalbini biliyorsanız, onun söylediklerini daha iyi anlarsınız. Ben Samsunspor için onun çok büyük bir şans olduğunu düşünüyorum. Umarım gerçekten uzun yıllar burada kalır, bu göreve devam eder. Bir şeyleri yıkmak çok kolaydır, ama inşa etmek için zaman gerekir. Belki Spor Toto 1. Lig’e çıkıldığında bu kadar yüksek hedefler koyulmasaydı kendisi de daha rahat ederdi. Bazen hedefleri gizli tutmak gerek.”
MEVCUT YAPILANMA İLE İLK 6’YA GİRERSİN
“Sezon başında yapılan kadroya bakıyoruz, 28 kişilik oyuncu grubu var. Bu sayının 25’i futbolcu, 3 tanesi de kaleci. 25 oyuncunun 12 tanesi geleceğe yatırım olarak görünüyor. Yani Başkan Yüksel Yıldırım’ın söylemleri ile sezon başı yapılanması doğru. Bu yapılanma ile de ilk 6’ya girersin. Ama bu oyuncuların sakatlık ya da performans olarak fire vermemesi gerekiyordu. Zaman zaman şanssızlıklar oldu. Bu şanssızlıklar bize Yunus Emre’yi, Polat’ı, Muhammet Ali Özbalta’yı, Emir Hakan Patan’ı kazandırdı. Bir de bu gözle bakmak lazım. Belki bazı şeyler şu anda oluşmadı, beklentilere cevap verilemedi. Ama bırakalım bu oyuncular ön plana çıksın ve kalıcı olsunlar.”
GERÇEK 1 TANEDİR
“Hayal satmanın bir anlamı yok. İnsanlara bir şeyler vaat etmenin de anlamı yok. Çünkü gerçek 1 tane. O gerçeğe inanıyorsanız söylersiniz, inanmıyorsanız söylemezsiniz. Karşılaşmalar öncesinde skor söylemek çok doğru değil. Ümraniyespor maçından önce konuşuyorsun, plan yapıyorsun, 16’da zorunlu oyuncu değiştiriyorsun, 38’de kırmızı kart yiyorsun. Bunu ön göremezsin. Bu süreçte futbol şansının çok yanımızda olduğunu da söyleyemem.”
NÜFUSUN YÜZDE 1’İ MAÇA GELSE YETER
“Şimdi önümüzde çok önemli karşılaşmalar var. Ben ilk 6’ya gireceğimize inanıyorum. Ama sadece benim inanmam yetmez. Biz dersek olay değişir. Bunun için bizin içerisine taraftarın da, şehrin de, camianın da girmesi gerekiyor. Ben Gençlerbirliği’nin hocasıyken Samsun’a ilk geldiğimde bizi 3-2 yenmiştiniz. O tribündeki taraftarı görünce bir taraftarın ne kadar etkili olabileceğini görmüştüm. Camianın ne kadar büyük olduğunu görmüştüm. Şu anda insanlar stadın şehre uzak olduğunu söylüyor. Samsunspor bir alt ligde iken de maçlar aynı statta oynanıyordu. Ama taraftar sayısı 15 binin üzerindeydi. Samsun şehrinin 1 buçuk milyon nüfusu var. Sadece yüzde 1’i maça gelse yeter.”
CAMİAYI TEKRAR BİRLEŞTİRMEMİZ GEREKİYOR
“Ben şunu asla kabul etmiyorum. Hedeften koptuk, iddiamız yok ben maça gitmiyorum. O zaman arma sevgisi nerede? Bunda taraftara da kulak vermek, maçlara neden gelmediklerini de araştırmak lazım. Sadece taraftara sitem etmek olmaz. Camiayı tekrar birleştirmemiz gerekiyor. Başkanımız geçtiğimiz günlerde birlik ve beraberlikle alakalı güzel bir açıklama yaptı. Umarım onun sesine kulak verilir. İnşallah Bandırmaspor ile oynayacağımız ilk iç saha maçında bu birlikteliği görürüz. Ondan sonra da artık sahada bir şeyler olmuyorsa o zaman sorumluluğu bizim almamız gerekiyor.”
https://youtu.be/jReTRkvQzHc