Hizmet-İş Sendikası Şube Başkanı Ziya Uzun, Hizmet-İş Sendikası Şube Başkan Yardımcısı Arif Çelik, Öz Sağlık İş İl Başkanı Muhittin Sever, Öz Güven-Sen İl Başkanı Uğur Han, Öz Büro İş İl Başkan Yardmcısı Recep Uzunkaya bir araya gelerek, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü nedeniyle mesaj yayınladı.
Hak-İş Başkanı Uzun, “Bizler, Türkiye'nin bütün emekçileri, emeklileri, işsizleri, yoksulları, kadınları, erkekleri, gençleri, yaşlıları, engellileri, meslek sahipleri ve sivil toplum kuruluşları olarak; tüm dünya emekçileriyle birlikte bugün yine 1 Mayıs'ta birlikteyiz” dedi.
HAK-İŞ olarak bu 1 Mayıs’taki taleplerini sıralayan Başkan Ziya Uzun, şöyle konuştu; “Kısa çalışma ödeneğinden yararlanma koşullarının daha da esnetilmesini istiyoruz. Bu süreçte uygulanan fesih yasaklarını olumlu buluyoruz. Bununla birlikte ücretsiz izin uygulamasının istismar edilmesine hayır diyoruz. Bütün sağlık emekçilerimiz için eşit haklar istiyoruz. Taşerondan kadroya geçen emekçilerin TİS sürelerinin öne çekilmesini istiyoruz. Geçici ve mevsimlik işçilerin sorunlarının çözümü istiyoruz. Tüm emekçilerimiz için daha fazla iş güvencesi istiyoruz. Örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılmasını istiyoruz. İşyerlerinde İş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin daha da yaygınlaştırılmasını istiyoruz.”

“Bizler; güçlü, güzel yarınlar için, haklarda daha güçlü gelecek için, sağlığımız için, iş güvencemiz için, işimiz ve emeğimiz için, yine ve yüksek sesle haykırmak için meydanlardayız” diyen Uzun, “Bu zor süreçte iş başında fedakarca, cesurca ve özveri ile çalışan başta sağlık, gıda, banka, taşıma, güvenlik, temizlik, haberleşme, basın, petrol ile kamu ve özel bütün sektörlerdeki tüm emekçi kardeşlerimize gönülden haykırarak teşekkür etmek için buradayız. HAK-İŞ olarak; insan onuruna yaraşır saygın iş istiyoruz. Vergi adaletsizliklerinin giderilmesini, ücretlerdeki yüksek vergi dilimlerinin düşürülmesini ve Asgari Ücretin insan onuruna yakışır olmasını istiyoruz. Asgari gelir desteği uygulamasına geçilmesini istiyoruz. Yoksulluğun önlenmesini, kayıt dışı çalışmanın sonlandırılmasını istiyoruz. Biz ücretliler, milli gelirden, ekonomik büyümeden ve refah artışından hak ettiğimiz payı istiyoruz. İnsanı merkeze alan, daha adil ve sürdürülebilir bir dünya ve Türkiye ekonomisi istiyoruz. Çalışanlara yönelik şiddet ve mobbingin önlenmesini istiyoruz. Çocuk istismarının önlenmesini, kadına yönelik şiddetin engellenmesini istiyoruz. İstihdamda kadın ve gençlere daha çok yer verilmesini istiyoruz. Annelik hakkının korunmasını, kreş ihtiyacının karşılanmasını istiyoruz. Gençlerin eğitim, staj ve işe giriş imkânlarının geliştirilmesini istiyoruz. Engellilerin toplumsal yaşama etkin bir şekilde katılmasını istiyoruz. Her türlü ayrımcılıktan uzak, insan odaklı etkin politikalar istiyoruz. Hangi ülkeden olursa olsun ülkemize sığınan mülteci ve göçmen kardeşlerimiz için, entegre edilebilir, sürdürülebilir, ulusal ve uluslararası uyum politikalarının geliştirilmesini istiyoruz. Biz 83 Milyon vatandaşımız ve 4 milyon göçmen kardeşimiz ile birlikte Türkiye’yiz diyoruz. Hepimizin eşit haklardan, eşit şartlarda ve eşit sorumlulukla yararlanmasını istiyoruz. Dünyanın dört bir yanında mazlumların uğradığı zulmün son bulmasını, tüm dünyada barış, özgürlük, adalet ve demokrasinin sağlanmasını istiyoruz.”
Hak-İş Başkanı Uzun, “Bizler, Türkiye'nin bütün emekçileri, emeklileri, işsizleri, yoksulları, kadınları, erkekleri, gençleri, yaşlıları, engellileri, meslek sahipleri ve sivil toplum kuruluşları olarak; tüm dünya emekçileriyle birlikte bugün yine 1 Mayıs'ta birlikteyiz” dedi.
HAK-İŞ olarak bu 1 Mayıs’taki taleplerini sıralayan Başkan Ziya Uzun, şöyle konuştu; “Kısa çalışma ödeneğinden yararlanma koşullarının daha da esnetilmesini istiyoruz. Bu süreçte uygulanan fesih yasaklarını olumlu buluyoruz. Bununla birlikte ücretsiz izin uygulamasının istismar edilmesine hayır diyoruz. Bütün sağlık emekçilerimiz için eşit haklar istiyoruz. Taşerondan kadroya geçen emekçilerin TİS sürelerinin öne çekilmesini istiyoruz. Geçici ve mevsimlik işçilerin sorunlarının çözümü istiyoruz. Tüm emekçilerimiz için daha fazla iş güvencesi istiyoruz. Örgütlenmenin önündeki engellerin kaldırılmasını istiyoruz. İşyerlerinde İş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin daha da yaygınlaştırılmasını istiyoruz.”

“Bizler; güçlü, güzel yarınlar için, haklarda daha güçlü gelecek için, sağlığımız için, iş güvencemiz için, işimiz ve emeğimiz için, yine ve yüksek sesle haykırmak için meydanlardayız” diyen Uzun, “Bu zor süreçte iş başında fedakarca, cesurca ve özveri ile çalışan başta sağlık, gıda, banka, taşıma, güvenlik, temizlik, haberleşme, basın, petrol ile kamu ve özel bütün sektörlerdeki tüm emekçi kardeşlerimize gönülden haykırarak teşekkür etmek için buradayız. HAK-İŞ olarak; insan onuruna yaraşır saygın iş istiyoruz. Vergi adaletsizliklerinin giderilmesini, ücretlerdeki yüksek vergi dilimlerinin düşürülmesini ve Asgari Ücretin insan onuruna yakışır olmasını istiyoruz. Asgari gelir desteği uygulamasına geçilmesini istiyoruz. Yoksulluğun önlenmesini, kayıt dışı çalışmanın sonlandırılmasını istiyoruz. Biz ücretliler, milli gelirden, ekonomik büyümeden ve refah artışından hak ettiğimiz payı istiyoruz. İnsanı merkeze alan, daha adil ve sürdürülebilir bir dünya ve Türkiye ekonomisi istiyoruz. Çalışanlara yönelik şiddet ve mobbingin önlenmesini istiyoruz. Çocuk istismarının önlenmesini, kadına yönelik şiddetin engellenmesini istiyoruz. İstihdamda kadın ve gençlere daha çok yer verilmesini istiyoruz. Annelik hakkının korunmasını, kreş ihtiyacının karşılanmasını istiyoruz. Gençlerin eğitim, staj ve işe giriş imkânlarının geliştirilmesini istiyoruz. Engellilerin toplumsal yaşama etkin bir şekilde katılmasını istiyoruz. Her türlü ayrımcılıktan uzak, insan odaklı etkin politikalar istiyoruz. Hangi ülkeden olursa olsun ülkemize sığınan mülteci ve göçmen kardeşlerimiz için, entegre edilebilir, sürdürülebilir, ulusal ve uluslararası uyum politikalarının geliştirilmesini istiyoruz. Biz 83 Milyon vatandaşımız ve 4 milyon göçmen kardeşimiz ile birlikte Türkiye’yiz diyoruz. Hepimizin eşit haklardan, eşit şartlarda ve eşit sorumlulukla yararlanmasını istiyoruz. Dünyanın dört bir yanında mazlumların uğradığı zulmün son bulmasını, tüm dünyada barış, özgürlük, adalet ve demokrasinin sağlanmasını istiyoruz.”